Sevgili okurlar, bu haftaki yazımızda miras hukuku ve miras davaları hakkında bilgilendirme yapmak istiyorum.
Miras Hukuku ve Miras Davaları İle İlgili Bilgiler:
Miras bırakanın ölmesi ile terekedeki intikale uygun olan özel hukuk ilişkileri Medeni Kanun Kanun gereği otomatik olarak mirasçılara geçer. Mirasçıların terekeyi (mirası) kabul ettiklerine dair bir beyanda bulunmalarına veya başkaca bir işlem yapmalarına gerek yoktur. Mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Mirasçılar, Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, miras bırakanın ayni haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve miras bırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar. Gerçek kişinin ölmesi veya bu kişinin gaipliğine dair bir karar verilmesi halinde, ölen kişinin mamelekinin (malvarlığının) kimlere, ne oranda ve nasıl intikal edeceğini düzenleyen hukuk kurallarına Miras Hukuku adı verilir.
Yasal Mirasçılar 2 bölümde incelenir. Bunlar;
• Miras ile ilgili kanun maddelerinde sayılan kanun ile kazanılan mirasçılık. Yasal Mirasçılardır.
• Miras bırakan kişi tarafından kendi iradesi ile belirlenen İradi Mirasçılar olmak üzere 2 türlü mirasçılık vardır.
Gerçek kişinin ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi neticesinde bu kişinin Medeni Kanunun Miras Hukuku hükümleri uyarınca belirlenen malvarlığı, tereke olarak adlandırılır. Miras bırakan, (Vefat eden kimse, müteveffa, muris, ölen” olarak da isimlendirilebilir.) , ölümü veya gaipliğine karar verilmesi neticesinde, bıraktığı malvarlığına dair hukuki ilişkilerin ve paylaşımın kuralları düzenlenen kişidir. Mirasbırakanın ölümü veya gaibliğine karar verilmesi neticesinde, ondan kalan tereke ile ilgili olarak hak sahibi olan kişiye (ya da kişilere) “mirasçı” denir.
Atanmış (İradi) mirasçılar da, miras bırakanın ölümü veya gaipliğine karar verilesi ile mirası kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler. Mirasçı sayısının birden fazla olması halinde,
• Mirasçılar arasında Kanundan doğan bir “miras ortaklığı” meydana gelir.
• Mirasçılar tereke üzerinde elbirliği halinde hak sahibi olurlar
Mirasçılar, miras bırakanın borçlarından, kendilerine ait (miras bırakana değil) tüm mal varlığı ile sorumlu olacaklardır. Bu sorumluluk, miras bırakanın ölümüyle başlar; Mirasın paylaşılmasından sonra da , miras bırakanın borçlarından sorumluluk , mirasçıların bütün malvarlıkları ile müteselsil (zincirleme) olarak devam eder. Bu sorumluluk, mirasın paylaşılmasından itibaren veya, miras bırakanın ölümünden sonra yerine getirilmesi gereken borçlarda, borcun muaccel olduğu tarihten 5 yıl geçince sona erer.
Miras Hukukunda Yasal Mirasçılar
Miras Hukukunda aşağıda sayılan kişiler Kanun Hükümleri gereği Yasal Mirasçıdır.
• Miras bırakanın hısımları,
• Kan hısımları,
• Evlatlığı ve altsoyu,
• Eşi,
• Devlet
Kan Hısımlığı Nedeniyle Yasal Mirasçılar
1. derece (zümre) mirasçılar:
• Miras bırakanın kişinin birinci dereceden mirasçıları, kendisinin altsoyudur.
• Çocuklar birbirleri ile eşit olarak mirasçıdırlar.
• Miras bırakandan önce ölmüş olan çocuk var ise, onların çocukları, mirasa hak kazanacaktır.
2. derece (zümre) mirasçılar:
• Miras bırakanın altsoyu yok ise, anne ve babası eşit olarak mirasçı olacaktır.
• Eğer miras bırakanın altsoyu yok, anne ve babası da kendisinden önce ölmüş ise, anne ve babanın diğer çocukları (miras bırakanın kardeşleri) mirasçı olacaktır.
• Bir tarafta hiç mirasçı bulunmadığı takdirde, bütün miras diğer taraftaki mirasçılara kalır.
3. derece (zümre) mirasçılar :
• Miras bırakanın çocuğu yok ise, anne babası ölmüş, kardeşleri de yok veya ölmüş ise, büyük ana ve büyük baba eşit olarak mirasçı olacaktır.
• Büyük ana ve büyük baba da ölmüş ise, onların çocukları (amca, hala her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoyları) mirasçı olacaktır.
• Ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babalardan biri altsoyu bulunmaksızın miras bırakandan önce ölmüşse, ona düşen pay aynı taraftaki mirasçılara kalır.
• Ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babaların ikisi de altsoyları bulunmaksızın miras bırakandan önce ölmüşlerse, bütün miras diğer taraftaki mirasçılara kalır.
• Sağ kalan eş varsa, büyük ana ve büyük babalardan birinin miras bırakandan önce ölmüş olması halinde, payı kendi çocuğuna; çocuğu yoksa o taraftaki büyük ana ve büyük babaya; bir taraftaki büyük ana ve büyük babanın her ikisinin de ölmüş olmaları halinde onların payları diğer tarafa geçer.
Devamı haftaya...


YORUMLAR