Sevgili okurlar, bu haftaki yazımıza kişiler arasındaki dinlenmesi ve kayda alınması suçundan bahsedeceğim.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçuyla korunan hukuki değer, özel hayatın gizliliği ve haberleşme hürriyetidir. Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu, üç farklı şekilde işlenebilir. Bunlardan ilki, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinlenmesi veya bunların bir ses alma cihazı ile kaydedilmesidir. Aletin niteliği önemli değildir. Dinlemeye yarayan mekanik, elektromanyetik, dijital veya başka herhangi bir şekilde konuşmayı dinlenir hale getiren her türlü teknik tertibat, alet sayılır. Teyp, MP3, cep telefonu, ses kayıt özelliği olan fotoğraf makineleri, kullanılabilecek muhtemel aletlerin örneklerini oluşturur. Bu suçun faili, konuşmaya katılanlar dışında herhangi bir kimse olabilir. Suçun oluşması için kişiler arasındaki konuşmaların aleni olmaması gerekir. Radyo, televizyon veya internet yoluyla yapılan ve niteliği gereği aleni olan konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması bu suçu oluşturmaz. Yolda yürüyen iki kişi arasında geçen konuşmaların başkaları tarafından özel ihtimam gösterilerek duyulabilecek olması halinde, aleni olmayan konuşma söz konusudur. Bir evde sınırlı sayıda kişiler arasında yapılan konuşmalar, aleni olmayan konuşma örneğini oluşturur.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun ikinci hali, katıldığı aleni olmayan bir söyleşinin, diğer konuşanların rızası olmadan ses alma cihazı ile kayda alınmasıdır. Bu suçun faili, ancak aleni olmayan söyleşiye katılan kişi olabilir. Karşılıklı konuşmada kafa sallayarak veya onaylayarak söyleşinin içinde bulunan kişiler söyleşiye katılmış sayılır. Ancak, söyleşi ortamında elektrik tesisatı kurma, simültane çeviri yapma, çevreyi temizleme gibi nedenlerle bulunan kişileri söyleşinin katılanları arasında saymaya imkan yoktur. Söyleşiyle kastedilen en az üç kişi arasındaki konuşma değildir, iki kişi arasında yapılan konuşma da söyleşi olarak nitelendirilebilir.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun üçüncü hali, suçun iki hali olarak tanımlanan suçların işlenmesi suretiyle elde edildiği bilinen veya böylece elde edildiği kabul edilebilecek olan bilgilerden yarar sağlanması veya bunların başkalarına verilmesi veya bunlardan diğer kişilerin bilgi edinmelerini temin etmektir. Bu konuşma içeriklerinin basın ve yayın yoluyla yayınlanması, daha ağır ceza ile cezalandırılmayı gerektirmektedir.
Bu suç, genel kasıt ile işlenebilen bir suçtur. Failin kastının dinlemeye ve kayda almaya ve bunların mağdurun dışında gerçekleştirmeye yönelik olması gerekir. Suçun oluşması için özel bir kasta ihtiyaç yoktur. Failin saikinin suça tesiri mevcut değildir. Suçun taksirle işlenebilmesi mümkün değildir. Suçun nitelikli halleri vardır. Bunlardan ilki, suçun kamu görevlisi tarafından ve görevin verdiği yetkinin kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesidir. İkincisi ise, suçun belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmesidir.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun takibi, şikayete bağlıdır. Bu suç uzlaşma kapsamındadır. İyi haftalar dileğiyle, görüşmek üzere.
YORUMLAR