2010’da dostluk ve halk oyunları tutkusu ile kurulan Ahenk Sanat Kulübü, gelenekseli modernle harmanlayan gösterileriyle Silivri’de kültür ve estetik adına fark yaratıyor. Silivri Rehber Dergisi olarak Kulüp Başkanı Ferdi Konur’la hem geçmişi hem de geleceği konuştuk…
 
Silivri Rehber: Ahenk Sanat Kulübü nasıl kuruldu? Bu yola çıkarken sizi motive eden şey neydi? Kulüp olarak halk oyunlarına “farklı bir bakış açısı” getirdiğinizi söylüyorsunuz. Bu yaklaşımı biraz açar mısınız?
Ferdi Konur: Ahenk Sanat Kulübü 2010 yılında kuruldu. Kulübümüzü kurarken bizi motive eden şey dostluk ve arkadaşlığımızdı. Tabi ki bir de halk oyunları aşkımızdı. Evet, biz her zaman halk oyunlarına farklı bir açıdan baktık. Silivri’de olmayanı, yapılmayanı ve ilkleri yaptık.
 
Geleneksel halk oyunlarını modern koreografiyle mi yorumluyorsunuz? Farklı disiplinlerle (müzik, tiyatro, görsel sanatlar) nasıl bir bağ kuruyorsunuz? Ahenk Sanat Kulübü’nün sahnelediği gösterilerde estetik ve kültürel dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?
Geleneksel halk oyunlarımızı modern dans ile birleştirip, çeşitli projeler yaptık. Bunu yapmak bize daha da iyi geldi. Çünkü bir şeye yorum katmak, bize çok haz veriyordu. Bu sayede yapılmayan ilkleri, Ahenk Sanat Kulübü olarak biz yaptık.
Bir şeyin “estetik” olarak nitelendirilmesi, insanda güzellik duygusu uyandırdığı anlamına gelir. Güzellik; kişide haz, beğeni ve hoşnutluk yaratır. Ancak neyin güzel ve estetik olduğunun sınırlarını net bir şekilde belirlemek zordur. Biz de bunu dans ile birleştirip, sunumumuzu estetik ve yöresel bir biçimde sunduk ve beğeni aldık.
 
Kulüpte her yaş grubuna açık mısınız?
Biz Ahenk Sanat Kulübü olarak, engelli bireylerimiz dâhil 7’den 70’e kadar halkoyunları derslerimizi veriyoruz.
 
Silivri’de sanata ve özellikle halk oyunlarına olan ilgi sizce nasıl? Gözlemlediğiniz bir artış var mı? Halkın kulübünüze olan desteğini ve katılımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Silivri bir halkoyunları kasabası. Bu yönden çok şanslıyız ama ilgiye gelecek olursak orada biraz durmak lazım. Bence gerekli ilgi yok. Bizler kendi çabalarımız ile bu kültürümüzü daim ettirmeye çalışıyoruz.
 
Bugüne kadar hayata geçirdiğiniz projelerden en çok ses getiren hangisiydi? Katıldığınız festival, yarışma veya gösterilerden aldığınız tepkiler nasıldı?
Büyük proje olarak 4 adet projemiz oldu. Hepside çok ses getirdi. Bizi biz yaptı bunlar. Evliya Çelebi, Cumhuriyet, İz ve Gezsen Anadolu'yu projeleri bizim için çok verimli geçti. En son da Türkiye çapında ses getiren Ustalara Saygı gecesini gerçekleştirdik.
Katıldığımız birçok yarışma oldu. Bunların çoğunda derecelerle Silivri’ye döndük. Kurulduğumuz günden bu güne 45 adet kupamız var. Dünya çapında ve ülke çapında da birçok büyük festivallerde ilçemizi temsil ettik ve çok güzel geri dönüşler aldık.
 
Yakın zamanda gerçekleştirmeyi planladığınız projeler var mı? Ahenk Sanat Kulübü’nü önümüzdeki yıllarda nerede görmek istiyorsunuz?
Yakın zamanda tekrar Türkiye çapında 2’ncisini yapacağımız Ustalara Saygı gecesine hazırlanıyoruz. Sahne olarak da hazırladığımız şuan için bir projemiz mevcut. Ahenk Sanat Kulübünün bir kurum olarak kalmasını çok istiyorum. Bizler geçiciyiz ama Ahenk Sanat Kulübü kalıcı olsun istiyorum.
 
7. Halk oyunlarını gelecek nesillere aktarmanın en etkili yolu sizce nedir? Gelenekle yenilik arasında bir denge kurmak isteyen genç dansçılara ne önerirsiniz?
Halkoyunlarının gelecek nesillere mutlaka ama mutlaka aktarılması gerekiyor. Yoksa o zaman yok oluruz ve bunun içinde tekrar söylüyorum destek şart. Bu desteğin geleceğine de yürekten inanıyorum. Halkoyunlarımızı, aslında tarihimizi korumamız gerekiyor.
Gelenekle yenilik her zaman kardeştir. Biz de birçok geleneğimize yenilik yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Yenilenmezsen bitersin, geleneğinden vazgeçme ama yenilemeyi de unutma diyorum gençlere…
 
Son olarak, Silivri halkına ve sanata gönül verenlere bir mesajınız var mı?
Biz bu yaşımıza kadar hep sanatın içinde kaldık ve kalacağız. Silivri halkına, sanata gönül verenlere, gençlerimize buradan, sizin vesilenizle tek bir şey söylemek istiyorum; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, “Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir” sözünü neden söylediği, ne anlam ifade ettiğini 7’den 70’e herkesin anlaması gerekiyor.
Teşekkür ederim.